Majit Yakyahani, Mehmet Özer ve Asiye'ye Ne Oldu Bilen Var Mı?

Majit Yakyahani, Mehmet Özer ve Asiye'ye Ne Oldu Bilen Var Mı?

27 Mart 2012 yılında “Eryaman’da sabah sporu yapmak için sokağa çıkan İran uyruklu Majit Yakyahani sürü halinde gezen köpeklerin saldırısına uğradı. Yakyahani’nin yakınları yaşananlara isyan etti.” başlıklı haberi okuyunca çocuklarımı düşünerek çok korktuğumu hatta ürperdiğimi hatırlıyorum. Neden ürperdim ve korktum biliyor musunuz? Çünkü Eryaman Tunahan Mahallesi’nde sabah 08.00 sıralarında spor yapmak için dışarı çıkan ve bir anda karşısına çıkan 8-9 adet başıboş sokak köpeklerinin saldırısına uğrayan 60 yaşındaki İran uyruklu emekli öğretmen Majit Yakyahani’nin feci şekilde can verdiği mahalle benim oturduğum mahalleye çok çok yakındı.

Bu olayın üzerinden hemen hemen on yıl geçmişti. Geçen haftalarda yazılarımızı yayınlayan kamugundemi.com internet sitemizin değerli editörü Rıza Ceylan Bey kardeşimle eski günlerden havadan sudan sohbet ederken bir site içinde başıboş köpek besleyen bazı insanlar yüzünden sıkıntı yaşandığına şahit olduğunu ve bu sorunu çözmek için site yönetimi ve belediyeyi aramalarına rağmen çözüm bulunamadığını anlatınca biran İran Uyruklu 60 yaşında ölen emekli öğretmeni hatırladım. Ufak bir araştırma sonucunda bu başıboş köpek sorununun 5199 sayılı hayvanları koruma kanunun 6ncı maddesi yüzünden çözümsüz kaldığı kanaatine ulaştım.

Şimdi sizlere kısaca bu sorundan ve ilgili kanun maddesinden bahsedeceğim. 5199 sayılı kanun iyi niyetlerle hayvanlara eziyet edilmesini önlemek ve hayvanların korunması amacıyla uluslararası standartları yakalamak hedefi ile uzun uğraşlar sonucu bazı hayvan sever (!) derneklerin tek yanlı yönlendirmesi ile 2004’te çıkarıldığını; geçen sene de benzer dernekler tarafından Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunu etki altına alınarak hazırlandığı iddia edilen bir rapor doğrultusunda revize edildiğini işte bu revizyon sırasında sokaklarda insanların sık sık yaralanmasına hatta parçalanıp ölmesine yol açan başıboş köpekler konusuna çözüm bulunamadığı, kamusal alanlarda köpeklerin tasmalı ve ağızlıklı gezdirilmesinin istisna haline getirildiğini görüyoruz.

Majit Yakyahani, Mehmet Özer ve Asiye'ye Ne Oldu Bilen Var Mı? - Resim : 1

14 Temmuz 2021 tarihli ve 31541 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5199 sayılı kanunda değişiklik yapan 7332 sayılı kanunla bir dizi değişiklik yapıldı ve hayvanlar mal olmaktan çıkarılıp can denildi. Daha sonra hayvan candır mevzusuna başka bir yazımızda dönmek üzere burada bırakarak 5199 un altıncı maddesi ne diyor bir ona bakalım:

Sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların korunması Madde 6- Sahipsiz ya da güçten düşmüş hayvanların, 3285 sayılı Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanununda öngörülen durumlar dışında öldürülmeleri yasaktır. Güçten düşmüş hayvanlar ticarî ve gösteri amaçlı veya herhangi bir şekilde binicilik ve taşımacılık amacıyla çalıştırılamaz. Sahipsiz hayvanların korunması, bakılması ve gözetimi için yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde, yerel yönetimler yetki ve sorumluluklarına ilişkin düzenlemeler ile çevreye olabilecek olumsuz etkilerini gidermeye yönelik tedbirler, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı ile eşgüdüm sağlanarak, diğer ilgili kuruluşların da görüşü alınmak suretiyle Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir. Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bu hayvanların öncelikle söz konusu merkezlerde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır. Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.

Yukarıda bir kısmını aldığım maddenin en can alıcı noktası “Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.” kısmıdır. Hâlihazırda uygulamada kısırlaştırma, aşılama işlemleri mali imkânsızlıklar nedeniyle yeterli düzeyde yapılamadığı gibi insanların başıboş köpek saldırılarından şikâyet etiği köpekler alınıp bir süre müşahede altında tutulduktan sonra aşılanarak öncelikle alındıkları yere bırakıldıkları görülüyor. Nedense kısırlaştırma konusunda gerekli özeni göstermeyen belediyeler insanların evlerinden çıkamaz hale geldikleri, çocukları okula gidemez hale gelmelerini belediyelere iletmelerine rağmen başka bir işlem yapılmadığı kamuoyuna yansıyan haberlere konu oluyor. En son Gaziantep’te Asiye adında küçük bir kız çocuğunun başıboş tehlikeli ve yasak ırk iki pitbul köpek tarafından parçalanması üzerine sayın Cumhurbaşkanımız halkın isyanını duyarak başıboş köpeklerin barınaklara toplanmasını, yeterli barınak yapılmasını tavsiye etti. Ne olduysa işte ondan sonra oldu.

Yakyahani’nin öldürüldüğü 2012 yılından bu yana 10 yıl geçmiş pek bir şey değişmemiş hatta son yıllarda özellikle Ankara Gölbaşı, Çankaya, Yenimahalle, Etimesgut, Pursaklar ve Altındağ ilçeleri başıboş köpek saldırı haberleri ile anılır oldu. Bu sorunun takipçisi olan @kopeksorunu twitter hesabına bakılırsa 300.000 den fazla insan mağdur olmuş. 4 Ocak 2019 tarihinde 14 yaşında lise öğrencisi Mehmet ÖZER’in 25 başıboş köpek tarafından parçalanarak öldürülmesi bence dönüm noktası oldu. Ancak kamuoyunda şiddetli biçimde yankı bulması 22 Aralık 2021 günü Gaziantep'te bir sitede apartman görevlisi olarak çalışan Hüseyin Ateş'in kızı Asiye, bahçede oyun oynarken başıboş 2 pitbull cinsi köpeğin saldırısına uğraması ve Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından başıboş köpekler toplansın çağrısı ile oldu.

Bu olay üzerine yüzbinlerce vatandaşımız zaman zaman sosyal medyada #KöpeklerToplansın, #KöpekSorunu ve #KöpekTehlikesi gibi konu başlıkları ile yaptıkları kampanyalarda yaşadıkları sorunları ve çözüm önerilerini dile getirdiklerine şahit oldum.

Özetle hayvan düşmanı olmadıklarını dile getiren ve her kesimden her düşünceden siyasi görüşten vatandaşlarımız, “sokakta, mahallede başıboş köpek olmayacağını, köpeklerin kurt ırkından tabiatı gereği saldırgan hayvan olduğunu muhakkak sahipli ve tasmalı olması gerektiğini çocukların, kadınların ve yaşlı insanların başıboş köpek saldırılarından ölümcül yaralar aldıklarını ve öldüklerini, ciddi yaralanmalara sebep olduğunu yaralanma olmasa bile çok ciddi travma geçirdiklerini, başıboş köpeklerin rastgele beslenmesinin çözümsüzlüğün ve sorunun temel sebebi olduğunu toplanan saldırgan köpeklerin tekrar aynı yere bırakılmasının çok yanlış olduğunu sözde hayvan sever ancak aslında sadece köpekleri dikkate alan kedilerin hatta sahipli evcil köpeklerinin dahi parçalandığını anlatan hayvan severlerin bulunduğu bundan çok şiddetli biçimde bizar olduklarını anlattılar. Çözüm olarak da 5199 sayılı kanunun 6ncı maddesinin acilen değiştirilmesi gerektiğini söylediler. Sanırım Cumhurbaşkanımız, Ak Partisi ve MHP milletvekillerine bu mesajlarını duyurmuş oldular.

Pek çok batı ülkesinde olduğu gibi başta can ve mal güvenliği olmak üzere eğitim hakkı, sağlıklı çevrede yaşam hakkı gibi insanların haklarını da dikkate alan bir düzenlemeye acil ihtiyaç bulunmaktadır. Başıboş köpeklerin sokaklardan alınıp temiz ve düzenli sağlıklı barınaklarda tutularak kayıt altına alınmasını, oradan sahiplendirilmesini teminen makul bir düzenleme ihtiyaçtır.

Umarız yüce meclisimiz her partiden milletvekilleri bir araya gelerek halkın bu acı çığlığını duyacaktır.

Mehmet ALTUNTAŞ