İzlanda'da Dördüncü Volkan Patlaması: Olağanüstü Hal İlan Edildi

İzlanda, volkanik aktivitelerin merkezi olan Reykjanes Yarımadası'nda, aralık ayından bu yana dördüncü kez meydana gelen volkan patlamasıyla bir kez daha olağanüstü bir durumun eşiğine geldi. İzlanda Meteoroloji Ofisi'nin son açıklamalarına göre, Stora Skogfell ve Hagafell arasında gerçekleşen bu son patlama, bölgeyi tekrar tehdit ediyor. Bu tehlikeli gelişme, ülkenin yanı sıra uluslararası toplumda da büyük bir endişe yaratıyor.

İzlanda'nın güneybatısındaki balıkçı kasabası Grindavik, lavların ilerleyişinin hedefinde yer alırken, İzlanda'nın dünyaca ünlü turistik cazibe merkezi Mavi Lagün de tehdit altında. Grindavik sakinleri, geçtiğimiz kasım ayında yaşadıkları tehlikeyle bir kez daha yüz yüze gelmiş durumda. 11 Kasım'da evlerini terk etmek zorunda kalan yaklaşık 4 bin kişi, ancak 19 Şubat'ta geri dönebilmişti. Ancak, Fransız haber ajansı AFP'nin bildirdiğine göre, dönen sakinlerin sayısı sadece yüz civarında.

Son patlamanın etkileri sadece Grindavik ile sınırlı kalmıyor. Bölgedeki 30 bin kişinin elektrik ve su ihtiyacını karşılayan Svartsengi Elektrik Santrali de ciddi bir risk altında. İlk patlamadan bu yana uzaktan yönetilen santral için ek tedbirler alınırken, personelin tahliyesi de gerçekleştirildi.

İzlanda, Avrupa'nın volkanik aktivite bakımından en zengin bölgesi olarak kabul ediliyor. Ülkede 33 aktif yanardağ sistemi bulunuyor ve bu, İzlanda'nın coğrafi ve jeolojik çeşitliliğinin bir göstergesi. Ancak, bu durum aynı zamanda sürekli bir tehdit unsuru da taşıyor. 2021 martında tekrar harekete geçen volkanlar, Reykjanes Yarımadası'nda 800 yıl boyunca herhangi bir patlama görülmemesinin ardından bölgeyi yeniden gündeme taşıdı.

Son patlama, İzlanda halkı için büyük bir endişe kaynağı olmakla kalmayıp, aynı zamanda ülkenin turizm sektörü için de ciddi bir sınav anlamına geliyor. Grindavik ve Mavi Lagün gibi önemli turistik alanların tahliyesi, bu sektöre bağlı ekonomik faaliyetleri doğrudan etkiliyor. Cuma itibarıyla 300'den fazla Grindavik sakini, evlerini devlete satmak için başvuruda bulunmuş durumda. Bu, yaşanan doğal afetin sosyal ve ekonomik etkilerinin ne denli ciddi olduğunu gösteriyor.

Bu son volkan patlaması, İzlanda'nın doğal güzelliklerinin yanı sıra doğal tehlikelerle de dolu bir ülke olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Ulusal ve uluslararası yetkililer, olası daha büyük bir felaketi önlemek için çalışmalarını hızlandırırken, dünyanın dört bir yanından gelen destek mesajları, İzlanda halkının bu zorlu dönemi atlatabilmesi için umut ışığı oluyor.