İsrail, İran'dan Muhtemel Direkt Saldırıya Karşı Alarmda: Tahran'ın Kararı Bekleniyor

İsrail, İran tarafından yapılması muhtemel bir doğrudan saldırıya karşı önlemlerini artırıyor. Bu iddialar, ABD merkezli bir haber kaynağı olan newstime724.com ve Wall Street Journal'ın bilgi sahibi kaynaklarına dayandırılarak ortaya atıldı. İran'ın Tel Aviv'deki İsrail Büyükelçiliği'ne yakın bir noktada bulunan konsolosluk binasına düzenlediği iddia edilen saldırı sonrası, Tahran yönetiminin İsrail'e yönelik direkt bir saldırı planladığı belirtiliyor.

İsrail'in Hazırlıkları ve İstihbarat Raporları

Tel Aviv, İran'ın Şam'daki büyükelçilik yerleşkesinde bulunan konsolosluk binasına 1 Nisan'da düzenlenen ve 7 İranlı, içlerinde iki generalin de bulunduğu ölümlerle sonuçlanan hava saldırısının ardından teyakkuzda. Bu saldırının ardından İran, İsrail'i doğrudan hedef almakla tehdit etmiş, ayrıca ABD'yi de saldırıdan dolaylı olarak sorumlu tutmuştu.

ABD'li yetkililer ve istihbarat raporlarına göre, İran liderliği altında toplanan savaş konseyi, İsrail içinde misilleme saldırıları gerçekleştirme olasılığını değerlendiriyor. Bir Amerikan danışmanının aktardığına göre, "Saldırı planları dini lider Ayetullah Ali Hamaney'in önünde ve o, hala siyasi riskleri değerlendiriyor" şeklindeki ifadeler, İran'ın henüz kesin bir karar vermediğini gösteriyor.

Tel Aviv'in Saldırıya Hazırlık Süreci

İsrail Savunma Kuvvetleri, İran'dan gelebilecek herhangi bir saldırıya karşı güney ve kuzey İsrail'deki stratejik noktaları güçlendiriyor. Wall Street Journal'ın haberine göre, Tel Aviv yönetimi 24 ile 48 saat içinde bir saldırıya uğrayabileceği ihtimaline karşı alarm durumunda. Saldırıya karşı koymak için İsrail, hem elektronik harp kapasitesini artırdı, hem de sınır bölgelerindeki askeri varlığını pekiştirdi.

İran'ın Saldırı Kararsızlığı ve Siyasi Risk Değerlendirmesi

İran'ın nihai saldırı kararını vermemiş olması, stratejik bir bekleyiş sürecinde olduğunu ve daha geniş çaplı bir çatışmadan önce tüm olasılıkları değerlendirdiğini ortaya koyuyor. Tahran yönetimi, siyasi ve askeri riskleri ölçerken, Ayetullah Ali Hamaney'in son kararı büyük merak konusu.

Bölgesel Gerilimin Artması ve Potansiyel Etkileri

Bu bekleyiş süreci, İsrail ve İran arasında mevcut olan gerginliği daha da artırıyor. Bölgedeki diğer devletler ve güçler de olası bir çatışmadan etkilenebileceğinden, durumun uluslararası boyut kazanması bekleniyor. Özellikle ABD, İran ile olan nükleer anlaşma müzakereleri bağlamında bu gelişmeleri yakından izliyor.

Sonuç

İsrail ve İran arasındaki bu kritik dönem, her iki tarafın da bir sonraki hamlesine bağlı olarak bölgesel güvenlik dengelerini derinden etkileyebilir. İsrail'in hazırlıkları ve İran'ın karar verme süreci, bu yüksek tansiyonlu bekleyişin ana hatlarını oluşturuyor. Dünya, Orta Doğu'da yeni bir çatışma ihtimaline karşı gözlerini bu iki ülkeye dikmiş durumda, sonuçları sadece bölgesel değil, global anlamda da hissedilecek.