31 Mart seçim sonuçlarını ekonomi ve Gazze savaşı belirleyecek!

31 Mart seçim sonuçlarını ekonomi ve Gazze savaşı belirleyecek!
31 Mart 2024'de yapılan olan yerel seçim sonuçlarını bu kez, iktidarın ekonomideki başarısı ve Gazze Savaşı'daki tutumu belirleyecek. Öyle görülüyor

31 Mart'ta gerçekleşecek Türkiye yerel seçimlerine günler kala, partilerin mücadelesi, ekonomik ve sosyal meselelere odaklanmış kampanyaları, ve Kürt oylarının kritik rolü üzerine derinlemesine bir analiz.

Türkiye, 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlere kilitlenmiş durumda. Partiler arası rekabet kızışırken, seçimlerin ülke için taşıdığı anlam ve olası sonuçları herkesin merak konusu. Bu seçimler, Türkiye'nin büyük şehirleri başta olmak üzere yerel yönetimlerin geleceğini şekillendirecek önemli bir dönüm noktası olarak öne çıkıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üç büyük şehir İstanbul, Ankara ve İzmir'i tekrar kazanma hedefiyle, Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) yönelik eleştirilerini artırdı. Erdoğan, "Bu kadim şehri CHP zulmünden 31 Mart'ta kurtarmamız gerekiyor" diyerek İstanbul için seferberlik çağrısı yaptı. Bu söylemler, seçimlerin sadece yerel düzeyde değil, ulusal düzeyde de büyük önem taşıdığının bir göstergesi.

Seçim kampanyaları, ekonomik durum ve emeklilerin maaşları gibi halkın gündemindeki konulara odaklanıyor. Gazze savaşı da Türkiye'nin dış politikada öncelik verdiği konular arasında yer alıyor. Erdoğan, Gazze'ye destek ifadelerine rağmen, İsrail ile devam eden ticari ilişkilere dikkat çekilmesi, dış politika ve iç siyaset arasındaki dengeyi sorgulatıyor.

Diğer yandan ülkenin ekonomi durumu ortada. Erdoğan, emeklilerin maaşlarındaki iyileştirmeyi gelecek yıla bıraktığını söyleyerek ekonomide ki iflasın itirafını yaparken, vatandaş bu kez partilere değil, cebindeki alım gücüne dikkat çekmek için oy kullanacağa benziyor. Bunun en büyük göstergesi ise, geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul mitingindeki kalabalık. Öyle ki, miting alanlarına gelen kalabalık, meydanların 10'da birini bile dolduramadı. Tabi birde seçim öncesi yapılan anket sonuçları.

Vatandaşın alım gücü enflasyon karşısında erimeye devam ederken, İktidarın Gazze savaşında ki tutumu da gözler önünde. Zira AK Parti iktidarı bir taraftdan Gazze'ye destek açıklaması yaparken diğer taraftan İsrail'e silah-mühimmat dahil birçok kalemde ticaretini her ay artırdığı orataya çıktı. Buda seçmenin kararını oldukça etkileyecek bir cinsten.

Yeniden Refah Partisi'nin yerel seçimlere bağımsız katılma kararı ve Cumhur İttifakı'na yönelik eleştirileri, Türkiye'nin siyasi sahnesinde yeni bir dinamik yaratıyor. Fatih Erbakan'ın, Erdoğan'ın eleştirilerine "Size İsrail'le ticaret kaybettiriyor" diyerek yanıt vermesi, ekonomik politikalar ve dış ilişkilerin seçimlerde önemli bir tartışma konusu olacağını gösteriyor.

Kürt oyları ise bu seçimlerde yine belirleyici bir faktör olacak. Hem CHP hem de AK Parti, Kürt seçmenlerin desteğini kazanmak için çaba gösterirken, DEM gibi partilerin aday çıkarması, oy dağılımını nasıl etkileyeceği konusunda soru işaretleri yaratıyor.

Ekonomik durum ve Suriyeli mülteci meselesi gibi konular, muhalif partilerin eleştirilerinin odak noktasını oluşturuyor. DEVA ve Saadet Partisi'nin, Türkiye Merkez Bankası'nın faiz oranlarına ilişkin kararları ve ekonomik krizi yönetme konusundaki eleştirileri, hükümete yönelik önemli bir meydan okuma olarak dikkat çekiyor.

Yerel seçimler, Türkiye'nin siyasi ve sosyal manzarasında önemli bir döneme işaret ediyor. Seçmenler, yerel yönetimlerin geleceğini belirlerken, ekonomik durum, dış politika ve toplumsal meseleler üzerindeki tartışmaların sonucu büyük merakla bekleniyor. Türkiye, bu seçimlerle birlikte, hem yerel hem de ulusal düzeyde yeni bir siyasi döneme adım atmaya hazırlanıyor.