Türkiye'nin Hava Kirliliği Alarmı: İzmir'de Üç Bölge Tehlike Altında!

Türkiye, son yıllarda endüstriyel gelişim ve kentsel yayılma ile birlikte hava kirliliğinin ciddi boyutlara ulaştığı ülkeler arasında yer alıyor. Greenpeace Akdeniz tarafından yapılan son analizler, bu durumun vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. Elde edilen verilere göre, Türkiye'deki hava kirliliğinin en yoğun olduğu 20 bölge belirlendi ve bu bölgeler arasında İzmir'den üç farklı yer alarm veriyor.

Hava Kirliliğinin Zirvesinde Hangi Bölgeler Var?

2023 yılı boyunca ulusal hava kalitesi izleme ağının Partikül Madde (PM) 10 verilerini dikkatle inceleyen Greenpeace Akdeniz, Türkiye'nin en kirli havasına sahip bölgeleri sıraladı. Listenin başında Hatay'ın İskenderun ilçesi yer alırken, İstanbul'dan Kadıköy-Göztepe ve diğer birçok ilçe ve şehir merkezi de kirlilikten nasibini alıyor. Ancak dikkat çeken bir detay, İzmir'den Torbalı, Kemalpaşa ve Alsancak'ın da bu listenin içinde yer alması oldu.

İzmir'in Kirlilikle İmtihanı

İzmir, Ege'nin incisi olarak bilinse de, hava kirliliği konusunda ciddi sınamalarla karşı karşıya. Torbalı, Kemalpaşa ve Alsancak bölgeleri, PM 10 seviyelerinin ulusal sınırları aştığı gün sayısıyla dikkat çekiyor. Torbalı'da 173 gün, Kemalpaşa'da 126 gün ve Alsancak'ta ise 136 gün sağlıksız hava solunmuş. Bu durum, İzmir'in hava kalitesi açısından acil eylem planlarına ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.

Sağlık Üzerindeki Etkileri

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), hava kirliliğinin dünya genelinde dakikada 13 insanın ölümüne neden olduğunu belirtiyor. Türkiye'de ise hava kirliliği, tütün, aşırı kilo, hipertansiyon ve hiperglisemi gibi sağlık risklerinin ardından ölüme yol açan beşinci büyük faktör olarak sıralanıyor. Bu durum, hava kirliliğiyle mücadelenin sadece çevresel bir sorun olmakla kalmayıp, aynı zamanda bir halk sağlığı meselesi olduğunu gözler önüne seriyor.

Mücadele ve Önlemler

Greenpeace Akdeniz, hava kirliliğiyle mücadelede etkili adımların atılması için hükümetlere ve yerel yönetimlere çağrıda bulunuyor. Bu mücadele, sürdürülebilir ulaşım politikalarının benimsenmesi, sanayi tesislerinin çevre standartlarına uyumunun sağlanması ve yeşil alanların artırılması gibi çok yönlü stratejileri içermeli. Ayrıca, vatandaşların da hava kalitesine dair bilinç düzeyinin artırılması ve kişisel katkılarının teşvik edilmesi büyük önem taşıyor.

Türkiye'nin hava kirliliğiyle ilgili durumu, acil ve kapsamlı önlemler alınmasını gerektiren bir seviyeye ulaşmış durumda. İzmir'de yaşananlar, bu sorunun sadece sanayi bölgeleriyle sınırlı olmadığını, kentsel alanlarda da ciddi sağlık riskleri oluşturduğunu gösteriyor. Greenpeace Akdeniz'in çalışmaları, hava kirliliği konusunda farkındalığı artırırken, bu global sorunla mücadelede yerel ve ulusal düzeyde atılacak adımların önemini vurguluyor