• Haberler
  • Sağlık
  • Türkiye'de gençlik risk altında: Madde bağımlılığı alarm veriyor

Türkiye'de gençlik risk altında: Madde bağımlılığı alarm veriyor

Sentetik maddelere kolay erişim, sosyal baskılar ve aile yapısındaki kırılmalar gençleri bağımlılığa sürüklüyor

Türkiye'de madde bağımlılığı, özellikle genç nüfus arasında hızla artarak toplumsal bir tehdit haline geliyor. Son yıllarda 18-24 yaş aralığındaki gençler, bağımlılık açısından en riskli grubu oluşturuyor. Uzmanlara göre bu endişe verici tablonun ardında aile içi iletişim eksikliği, eğitimdeki kopukluklar ve sosyal medyanın olumsuz etkileri gibi birçok etken bulunuyor.

Sentetik maddelere erişim kolaylaştı, kullanım yaşı düştü

2023 yılı verileri, sentetik kannabinoid kullanımının bir önceki yıla göre %89 oranında arttığını gösteriyor. Bu maddelere ulaşmanın kolaylaşması, kullanım yaşının lise dönemine kadar inmesine neden olurken, gençler arasında yaygın olan “bir kereden bir şey olmaz” algısı, bağımlılığı daha da tetikliyor.

Sosyal hizmet uzmanı Dr. Zeki Karataş, bağımlılığın bireysel bir zaaf değil, çevresel koşullarla şekillenen bir problem olduğunu vurguluyor. “Koruyucu önlemler, yerel düzeyde bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalı. Tedavi süreci ise psikiyatrist, psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarının yer aldığı multidisipliner ekiplerle yürütülmeli,” diyor.

Aile ve eğitim desteği şart

Türkiye Bağımlılık Dizini verilerine göre, madde bağımlılığının artışında biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerin bir arada etkili olduğu görülüyor. Zayıf aile bağları, akran baskısı, düşük eğitim seviyesi ve kişilik özellikleri, gençlerin bağımlılığa daha yatkın hale gelmesine yol açıyor.

Uzmanlar, bu sorunun önüne geçmek için ailelerin çocuklarıyla daha güçlü bir iletişim kurması gerektiğini, okullarda erken yaşta farkındalık eğitimlerinin şart olduğunu belirtiyor. Bu süreçte Yeşilay gibi kuruluşların toplum temelli eğitim çalışmaları ve AMATEM merkezlerinin tedavi hizmetleri de kritik rol oynuyor.

Toplum olarak mücadele şart

Madde bağımlılığı, yalnızca bireyin değil, toplumun tamamını etkileyen bir halk sağlığı sorunu. Uzmanlara göre, bu sorunla başa çıkmak için aileden yerel yönetime, sivil toplum kuruluşlarından sağlık kuruluşlarına kadar herkesin iş birliği içinde çalışması gerekiyor. Aksi takdirde bağımlılık, özellikle genç kuşaklar için geri dönüşü zor sonuçlara yol açabilir.

Bakmadan Geçme

Kamu Gündemi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!