• Haberler
  • Magazin
  • Kültür Bakanlığı'nın yasakladığı 'Kanun Hükmü' filmi ne anlatıyor?

Kültür Bakanlığı'nın yasakladığı 'Kanun Hükmü' filmi ne anlatıyor?

KHK ile ihraç edilen iki solcu kamu emekçisinin adalet mücadelesini belgeleyen 'Kanun Hükmü' filmi, Kültür Bakanlığı tarafından yasaklandı. Sözcü Gazetesi Yazarı İsmail Saymaz, filmi ve yaşanan hukuksuzluğu yazdı.

KHK ile ihraç edilen iki solcu kamu emekçisinin adalet mücadelesini belgeleyen ‘Kanun Hükmü’ filmi, Kültür Bakanlığı tarafından yasaklandı. Sözcü Gazetesi Yazarı İsmail Saymaz, filmi ve yaşanan hukuksuzluğu yazdı.

KHK ile ihraç edilen doktor ve öğretmenin hikayesi

Yönetmen Nejla Demirci, Bodrum Devlet Hastanesi’nde kardiyolog olarak görev yapan kız kardeşi Yasemin Demirci ile ilkokul öğretmeni Engin Karataş’ın KHK ile ihraç edildikten sonra verdikleri mücadeleden yola çıkarak, ‘Kanun Hükmü’ belgeselini çekti.

Demirci ve Karataş, sol görüşlü Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu üyesi. Eğitim-Sen’li Karataş, neden ihraç edildiğini soranlara “Laik ve bilimsel eğitimi savunduğum için” diyen, el yazısını Atatürk’ün yazısına benzeten bir öğretmen. Demirci ise hastalarıyla kurduğu ailevi bağı ve ayakta kalma mücadelesini anlatan bir doktor.

Filmde FETÖ’nün esamesi bile yok. Sadece iktidarın hiçbir delil göstermeden terörist ilan ettiği insanların yaşadığı zulüm ve direniş var.

Film nasıl yasaklandı?

Film, Altın Portakal Film Festivali seçkisine kabul edildikten sonra Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nden festival direktörü Ahmet Boyacıoğlu’na telefon geldi. Telefonda, “FETÖ’cü film almışsınız” denildi. Boyacıoğlu, "Filmi izlemediniz. FETÖ’cü olduğunu nereden biliyorsunuz” diye karşılık verdi.

Ertesi gün Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i arayarak, “FETÖ’cü filmi 24 saat içinde festival programından çıkarmazsanız bütün desteği keserim” dedi. Böcek de baskılara boyun eğerek filmi festivalden çıkardı.

Bu yasaklama kararı sadece festivalle sınırlı değil. Film çekilirken de defalarca engellendi. Yönetmen Demirci, belgesel çektiğini haber vermek için 7 Eylül 2017’de Bodrum Kaymakamlığı’na başvurdu. Yanıt gelmedi. 29 Ocak 2018’de bir daha kaymakamlığa başvurarak engelendiğini belirtti ve yasaklama kararı varsa bildirilmesini istedi. Ses yok.

Demirci, Anayasa Mahkemesi’ne gitti. AYM, ifade özgürlüğünün engellendiğine ve 13.500 TL manevi tazminata hükmetti. Yani 'Kanun Hükmü’nün kendisi de, iki KHK’lının adalet mücadelesini belgelerken, bir başka adalet mücadelesinin belgesi oldu.

Film neden önemli?

‘Kanun Hükmü’ filmi, KHK ile ihraç edilen 125 binden fazla insanın yaşadığı haksızlığı, mağduriyeti ve umudu gözler önüne seriyor. Film, sadece bir doktorun ve bir öğretmenin değil, tüm KHK’lıların sesi oluyor.

Film, aynı zamanda Kültür Bakanlığı’nın sansür uygulamasına karşı da bir direniş simgesi haline geliyor. Film, yasaklanarak susturulmaya çalışılan bir belgesel değil, gerçekleri anlatan bir belge.

Film, son olarak da demokrasi ve insan hakları mücadelesinin bir parçası oluyor. Film, adaletin betona suyla yazılan yazı gibi olduğunu ve buharlaşıp uçtuğunu gösteriyor.

Film, yasaklanarak değil, izlenerek anlaşılmalıdır. Film, yasaklanarak değil, desteklenerek yaygınlaştırılmalıdır. Film, yasaklanarak değil, ödüllendirilerek takdir edilmelidir.

‘Kanun Hükmü’ filmi ne anlatıyor? Sorusunun cevabı budur.

Bakmadan Geçme

Kamu Gündemi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!