İşsizlik Sigortası Fonu 200 Milyar Lirayı Aştı
İşsizlik sigortası fonu, 2023 yılında 200 milyar lirayı aştı. Bu makalede, işsizlik sigortası fonunun ne olduğu, nasıl işlediği ve bu fonun büyümesinin nedenleri ve sonuçları anlatılıyor.
Türkiye’de işsizlik sigortası fonu, 2023 yılında büyük bir artış göstererek 200 milyar lirayı aştı. Bu rakam, fonun kurulduğu 2000 yılından bu yana ulaştığı en yüksek seviye. Peki, işsizlik sigortası fonu nedir, nasıl işler ve bu fonun büyümesi ne anlama geliyor?
İşsizlik Sigortası Fonu Nedir?
İşsizlik sigortası fonu, işsiz kalan vatandaşlara belirli bir süre maddi destek sağlamak amacıyla kurulan bir sosyal güvenlik sistemi. Fon, işverenlerin, çalışanların ve devletin katkı paylarından oluşuyor. Fonun yönetimi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı İşsizlik Sigortası Kurumu tarafından yapılıyor.
İşsizlik Sigortası Fonu Nasıl İşler?
İşsizlik sigortası fonundan yararlanmak için bazı şartlar bulunuyor. Bunlar:
Son üç yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak çalışmış olmak
İşten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde prim ödemiş olmak
İşten kendi isteğiyle ayrılmamış olmak
İşten ayrıldıktan sonraki 30 gün içinde İŞKUR’a başvurmak
İŞKUR tarafından sunulan iş arama faaliyetlerine katılmak
Bu şartları sağlayan işsiz vatandaşlar, işsizlik sigortası fonundan belirli bir süre ve miktar dahilinde yararlanabiliyor. Bu süre ve miktar, sigortalı olarak çalışılan süreye ve son aldığı ücrete göre değişiyor. Örneğin, son üç yıl içinde 600 gün sigortalı olarak çalışan bir kişi, işsiz kaldığında 180 gün boyunca, son aldığı ücretin yüzde 40’ı kadar işsizlik ödeneği alabiliyor.
İşsizlik Sigortası Fonu Neden Büyüyor?
İşsizlik sigortası fonunun büyümesinin birçok nedeni var. Bunlardan bazıları şöyle:
Türkiye’de işsizlik oranı, 2023 yılında yüzde 15,5’e yükseldi. Bu da yaklaşık 5 milyon kişinin işsiz olduğu anlamına geliyor. İşsizlik oranının artması, işsizlik sigortası fonundan yararlanan kişi sayısını da artırıyor.
İşsizlik sigortası fonundan yararlanma şartları, 2020 yılında koronavirüs salgını nedeniyle esnetildi. Buna göre, son üç yıl içinde en az 450 gün sigortalı olarak çalışanlar da işsizlik ödeneği almaya hak kazandı. Ayrıca, işsizlik ödeneği süresi 3 ay uzatıldı. Bu da, işsizlik sigortası fonundan daha fazla kişinin ve daha uzun süre yararlanmasına yol açtı.
İşsizlik sigortası fonunun gelirleri, giderlerinden daha fazla artmadı. Fonun gelirleri, işverenlerin, çalışanların ve devletin katkı paylarından oluşuyor. Ancak, bu katkı payları, işsizlik ödeneğinin miktarıyla orantılı değil. Yani, işsizlik ödeneği arttıkça, fonun gelirleri de aynı oranda artmıyor. Bu da, fonun büyümesine neden oluyor.
İşsizlik Sigortası Fonunun Büyümesi Ne Anlama Geliyor?
İşsizlik sigortası fonunun büyümesi, hem olumlu hem de olumsuz sonuçlar doğuruyor. Olumlu sonuçlar şunlar:
İşsizlik sigortası fonu, işsiz kalan vatandaşlara maddi destek sağlayarak, onların geçimini kolaylaştırıyor. Bu da, işsizlik nedeniyle yaşanan yoksulluk ve sosyal sorunları azaltıyor.
İşsizlik sigortası fonu, işsiz vatandaşlara yeni bir iş bulma sürecinde zaman tanıyor. Bu da, onların daha nitelikli ve uygun bir iş bulmasına yardımcı oluyor.
İşsizlik sigortası fonu, işsiz vatandaşlara mesleki eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunuyor. Bu da, onların işgücü piyasasına uyumunu ve istihdam edilebilirliğini artırıyor.
Olumsuz sonuçlar ise şunlar:
İşsizlik sigortası fonu, işsiz vatandaşlara iş arama motivasyonunu azaltabilir. Bazı kişiler, işsizlik ödeneği aldıkları sürece yeni bir iş aramayabilir veya daha düşük ücretli bir işe razı olmayabilir. Bu da, işsizlik süresini uzatabilir.
İşsizlik sigortası fonu, işverenlerin işten çıkarma maliyetini düşürebilir. Bazı işverenler, işsizlik sigortası fonundan yararlanacaklarını bilerek, çalışanlarını daha kolay işten çıkarabilir veya daha az ücret ödeyebilir. Bu da, iş güvencesini ve ücretleri azaltabilir.
İşsizlik sigortası fonu, devletin bütçesine yük oluşturabilir. Fonun giderleri, gelirlerinden fazla olduğunda, devlet fonu desteklemek için başka kaynaklardan aktarım yapmak zorunda kalabilir. Bu da, devletin diğer harcamalarını kısıtlamak veya vergileri artırmak zorunda kalmasına neden olabilir.
Bakmadan Geçme