Hamas'ın İsrail'e Sürpriz Saldırısı Arap Devletlerini Nasıl Etkiledi?

Filistinli grup Hamas, Gazze Şeridi’nden atılan roket yağmurunun ardından yamaç paraşütü kullanarak İsrail’e kara, deniz ve hava yoluyla giren savaşçıların da dahil olduğu sürpriz bir operasyonla İsrail’e son yılların en büyük saldırısını başlattı ve 100’den fazla insanı öldürdü.

Filistin Sağlık Bakanlığı’na göre, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları da Gazze’de 198 Filistinliyi öldürdü ve 1.600’den fazla kişiyi yaraladı.

İsrail, Hamas’ın savaş ilan ettiğini ve Başbakan Binyamin Netanyahu’nun “misilleme” sözü verdiğini söyledi.

Hamas’ın büyük saldırısı, BAE, Bahreyn ve Fas’ın 2020’deki tartışmalı İbrahim Anlaşması anlaşmasıyla ilişkileri normalleştirmesinin ardından Suudi Arabistan ve İsrail’in ilişkileri normalleştirmek için ABD aracılı bir anlaşma üzerinde çalıştığı sırada geldi.

Hamas’ın saldırısı, İsrail güçlerinin ve İsrailli yerleşimcilerin Batı Şeria’daki Filistinlilere yönelik son ölümcül saldırılarının ardından geldi.

Şu ana kadarki çatışmalara ilişkin kilit Arap ülkelerinden gelen tepkiler şöyle:

Suudi Arabistan

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Suudi Arabistan’ın “çeşitli Filistinli gruplar ile İsrail işgal güçleri arasındaki benzeri görülmemiş gelişmeleri yakından izlediği ve bunun birçok cephede şiddetin tırmanmasına yol açtığı” belirtildi .

Riyad’ın her iki taraf arasındaki “tırmanışın derhal durdurulması” ve “sivillerin korunması” çağrısında bulunduğu belirtildi.

Açıklamada, Suudi Arabistan’ın “devam eden işgal ve Filistin halkının meşru haklarından mahrum bırakılmasının yanı sıra kutsallıklarına karşı tekrarlanan kasıtlı provokasyonlar” ışığında olası bir gerilime ilişkin defalarca uyarıda bulunduğu belirtildi.

Uluslararası toplumu “sorumluluklarını yerine getirmeye ve bölgede güvenlik ve barışı sağlayan ve sivilleri koruyan iki devletli bir çözüme yol açacak inandırıcı bir barışçıl süreci harekete geçirmeye” çağırdı.

Katar

İsrail ile normalleşmeye şiddetle karşı çıkan Katar, Gazze Şeridi’ndeki gelişmelerden “derin endişe duyduğunu” ifade etti.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in “İsrail’in koruması altındaki kutsal Mescid-i Aksa’ya son zamanlarda tekrarlanan izinsiz girişler de dahil olmak üzere, Filistin halkının haklarını sürekli ihlal etmesi nedeniyle devam eden gerilimin tek sorumlusu” olduğu ifade edildi . polis".

Uluslararası topluluğa, “İsrail’i uluslararası hukuku açıkça ihlal etmeye son vermeye zorlaması, İsrail’i meşru uluslararası kararlara ve Filistin halkının tarihi haklarına saygı duyma konusunda sorumlu tutması ve bu olayların yeni bir çatışmayı alevlendirmek için bahane olarak kullanılmasını engellemesi” çağrısında bulundu. Gazze’deki Filistinli sivillere karşı orantısız savaş".

Açıklamada, Katar’ın “Filistin davasını ve 1967 sınırlarına dayalı, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet kurulması da dahil olmak üzere Filistin halkının meşru haklarını destekleme konusundaki tutarlı konumu” teyit edildi.

BAE

BAE, “yükselmeyi durdurma ve sivillerin hayatlarını koruma” ihtiyacını vurgulayan bir açıklamada , gerilimin tırmanmasıyla ilgili “derin endişesini” dile getirdi.

Açıklamada son çatışmaların tüm kurbanlarına “içten taziyeler” sunuldu.

“Arap-İsrail barış yolunu yeniden canlandırmak için uluslararası Dörtlünün derhal yeniden faaliyete geçirilmesi” çağrısında bulunan bildiride, uluslararası topluma kapsamlı ve adil bir barışa ulaşmak ve bölgenin “yeni seviyelere sürüklenmesini önlemek için gösterilen tüm çabaları ilerletmesi” çağrısında bulunuldu. şiddet, gerginlik ve istikrarsızlık".

Kuveyt

Kuveyt, İsrail ile Filistinliler arasındaki gelişmelerle ilgili “ciddi endişesini” dile getirerek, “bariz saldırılar” olarak adlandırdığı İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını kınadı.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Kuveyt’in “Filistin halkının yanında durduğu ve onların meşru haklarına saygılı olduğu” vurgulandı.

Açıklamada, Kuveyt’in “uluslararası toplumu ve Güvenlik Konseyi’ni İsrail’in saldırılarına son vermeye zorlamak için acil adımlar atmaya” çağırdığı belirtildi.

Ayrıca, Kuveyt’in “Filistin halkına insani yardım sağlamak için uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmaya hazır olduğu” ifade edildi.