Erdoğan imzaladı: Alkol yasağının kapsamı genişletiliyor!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alkol yasağının kapsamını genişleten bir kararnameyi imzaladı. Karar, muhalif kesimlerin yaşam tarzlarına bir müdahale olarak eleştiriliyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, alkol yasağının kapsamını genişleten bir kararnameyi imzaladı. Buna göre, spor, kültür ve sanat kurumlarında alkol kullanımı tamamen yasaklandı. Bu karar, muhalif kesimlerin yaşam tarzlarına bir müdahale olarak görülüyor.
Spor, kültür ve sanat kurumlarında alkol yasak
Kararnamede, spor, kültür ve sanat kurumlarının müstamelatında, bahçesinde, salonunda ve diğer alanlarında alkol kullanımının yasak olduğu belirtildi. Bu kapsamda, Altın Portakal, Altın Koza gibi sinema ödülleri, tiyatro oyunlarının galaları, sergiler gibi etkinliklerde kokteyl verilemeyecek. Ayrıca, bu kurumların işletmecileri ve çalışanları da alkol kullanamayacak.
Kararnamenin gerekçesinde, alkol kullanımının sağlığa zararlı olduğu, toplumsal ahlaka aykırı olduğu ve kamu düzenini bozduğu iddia edildi. Kararnamenin yürürlüğe girmesiyle birlikte, alkol yasağını ihlal edenlere idari para cezası veya hapis cezası verilebilecek.
Muhalif kesimler tepkili
Kararnamenin imzalanmasının ardından, muhalif kesimlerden tepkiler geldi. Kararı eleştirenler, alkol kullanımının bir yaşam tarzı seçimi olduğunu, bunun anayasal bir hak olduğunu ve iktidarın bu hakkı gasp ettiğini savundu. Ayrıca, kararın kültür ve sanat faaliyetlerine de darbe vurduğunu, bu alanlarda çalışanların ve katılımcıların mağdur edildiğini ifade etti.
Karara karşı çıkan bazı sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler, kararnamenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını duyurdu. Ayrıca, sosyal medyada da #alkolyasaklanamaz hashtag’iyle kampanya başlatıldı.
Kararnamenin toplumsal yansımalarını değerlendiren felsefeci Prof. Dr. Ahmet Arslan'a göre, toplum olmanın şartlarından biri bireyselliğin ve farklılığın kabul edilmesidir. Ancak Türkiye’de bireysellik ve farklılık yok sayılıyor, tek tip bir yaşam tarzı dayatılıyor. Arslan, “Toplum şudur: üyelerinin hem bireyselliği hem farklılığı hem bilinci olan hem niçin bir araya geldiklerini bilen hem güçlerini farkında olan toplumun niye kurduklarını bilen ve bu bildikleri amaç için mücadele eden insanların oluşturduğu birlikteliktir” diye tanımladı.
Arslan, Türkiye’de toplum olmanın önündeki en büyük engelin ise iktidar olduğunu vurguladı. Arslan, “İktidar toplumu tek tip bir insan modeli yapmak istiyor. Toplumu bu şekilde hizaya getirmek için de bireyselliği yok etmek istiyor. Bireyselliği yok etmek için de yaşam tarzlarına müdahale ediyor. Bu müdahaleler, toplumu parçalıyor, kutuplaştırıyor, ötekileştiriyor” dedi.
Bakmadan Geçme