Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Para Politikaları Kurulu, yoğun geçen toplantılar sonrası aldığı kararı açıkladı. TCMB, politika faiz oranlarını 100 baz puan indirdi. Faizler yüzde 13'ten 12'ye düştü. Peki tüm dünya ülkeleri merkez bankaları faizleri arttırma kararı alırken, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Para Politikaları Kurulu neden faizleri düşürdü. Tüm detaylar...
PPK, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında bugün sabah saatlerinde bir araya geldi. Toplantıda beklentilerin tam tersi karar çıktı. Ekonomistler, politika faizinin sabit kalacağı veyahut 100 baz puan arttırılacağını beklediğini günler öncesi açıklamıştı. Yurt içerisinde yer alan bütün kesimi tam köşe yapan karar sonrası ne gibi gelişmeler bizi bekliyor olacak, piyasalar nasıl etkilenecek herkesin aradığı tek cevap bu yönde ilerliyor.
RESESYON TEHLİKESİ
Dünya genelinde var olan ekonomik krizin getirdiği yüksek enflasyon, ülkelerin karşılaşmak istemediği senaryolara zemin hazırlıyor. 2023 yılında uluslararası alanda etkisi olacağı tahmin edilen resesyon belasından kurtulmak isteyen ülkeler tercihini şimdiden zemin hazırlayarak çözüm arayışına giriyor.
Birçok ülke öncesinden borçlarını en aza indirgemeye çalışırken, kimi üretici ve tüketici ülkeler birbirleriyle uluslararası ticari para birimi dolar yerine kendi para birimleri üzerinden ödeme kanaatine varmaktadır. Japonya gibi ülkelerin nasıl 70 yıldır ekonomi piyasasına etkili olduğunu sorgulayanların arayacağı tek yanıt, borçlanma yönetimine giderek ödeme yöntemlerini şekillendirme yolunu tercih ettiğini görür. Nakdi akış artar, üretim fonksiyonlarınız zarar görmez ve ani kriz ile baş başa kaldığınızda istihdam ve yatırımlarınızı azaltma eğilimine yönelmezsiniz. Çünkü zaten para akışınızı sağlayacak sistemi borçlanma sistemi ile kurmuş oluyorsunuz. Japonya, Almanya ve Hollanda gibi ülkeler yıllardır bu yöntemi kullanarak en güçlü ekonomiler arasında yerini alıyor.
FAİZ DÜŞMESİ NE ANLAMA GELİR
Politika faizi, enflasyon etkisine göre arttırılır veya düşürülür. TCMB, faizleri düşürerek ülke içi ekonomiyi canlandırmayı hedeflediği tahmin ediliyor. Faizi düşürerek, piyasalara daha ucuz yoldan kredi imkanı sağlıyor. Ama ülkemizde bu yönde alınan kararın, 2018 yılı öncesi uygulamaya konulabilir avantajlı konumdaydı. Döviz kurunda artış, yüksek enflasyonun baskılı hissedildiği ortamda faizleri düşürerek ürünlerin ve maliyetlerin daha çok arttırılmasına yol açar. Burada hedeflenen amaç ile ortaya çıkan sonuç ilişkisinde ters anlam ortaya çıkacağı iddia ediliyor. Ekonomistlerin çoğunlukla açıklamaları bu yönde ilerliyor.
POLİTİKA FAİZİ DÜŞERSE NE OLUR?
Yüksek enflasyonun var olduğu ortamda, faizlerin yükselmesi beklenilir. Çünkü, enflasyonun finansal kararlar üzerinde ciddi baskısı var. Üretim faaliyetinde bulunan iş adamları, çarklarının dönmesi geliri arttırmak için sermaye gereksinimi duyar. Eğer burada faizler düşürülürse, düşük faizle yüksek tutarda kredi talepleri artar. Bankalar mecburen Merkez Bankasından fon ihtiyacına maruz kalır. Piyasada sıcak para akışı fazla olduğundan arz talebi karşılamaz. Borsalar yükselişe geçer. Ucuz imkandan kredi elde eden yatırımcıların yatırımlarını ne yöne doğru kaydıracağına karar veremez. Tüketim artar. Türk Lirası diğer para birimlerine karşı ciddi oranda değer kaybına doğru ilerler.