Alman DAX, bu hafta %2’den fazla kayıpla, daha uzun süre yüksek faiz oranlarına ilişkin endişeler nedeniyle Ağustos ortasından bu yana en büyük haftalık kaybını yaşadı. Gösterge Stoxx 600 hafta boyunca %1,6 düştü ve Cuma günü inşaat ve malzeme stoklarının etkisiyle %0,3 düşüş yaşarken teknoloji hisseleri yükseldi. Bir dizi PMI anketi, Euro Bölgesi iş faaliyetinin Eylül ayında önemli bir hızla daralmaya devam ettiğini ve yeni siparişlerin yaklaşık üç yılın en sert düşüşünü gösterdiğini gösterdi.
Yüksek faiz oranları endişesi
Alman DAX, bu hafta 15.500 puanın altına geriledi ve 15.337 puanda kapandı. Bu seviye, Ağustos ayının ortasından bu yana görülen en düşük seviye oldu. Endeks, geçen hafta 15.669 puandan başlamıştı.
Endeksin düşüşünde, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) para politikasını sıkılaştırma planlarının piyasalar üzerinde baskı oluşturması etkili oldu. Fed, bu hafta yaptığı toplantıda, ekonomik toparlanmanın devam etmesi halinde bu yıl sonuna kadar varlık alım programını azaltmaya başlayabileceğini ve 2023 yılında faiz artırımına gidebileceğini belirtti.
Fed’in kararları, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) daha güvercin bir tutum sergilemesiyle çelişti. ECB, geçen hafta yaptığı toplantıda, enflasyonun geçici olduğunu ve pandemi sonrasında hızlı bir şekilde düşeceğini savundu. ECB, varlık alım programını azaltacağını ancak tamamen sonlandırmayacağını duyurdu.
Bu durum, Avrupa ve ABD arasındaki faiz farkının açılmasına yol açtı. Bu da Avrupa hisse senetlerinin cazibesini azalttı.
Euro Bölgesi iş faaliyeti daraldı
Alman DAX’ın performansını etkileyen bir diğer faktör de Euro Bölgesi’nin ekonomik durumu oldu. Bu hafta yayınlanan bir dizi PMI anketi, bölgenin iş faaliyetinin Eylül ayında önemli bir hızla daralmaya devam ettiğini gösterdi.
PMI anketleri, imalat ve hizmet sektörlerinin performansını ölçen göstergelerdir. 50 puanın üzerindeki değerler büyümeyi, altındaki değerler ise daralmayı işaret eder.
Euro Bölgesi’nin bileşik PMI endeksi Eylül ayında 55,7 puandan 56,1 puana yükseldi. Ancak bu artış, imalat sektörünün güçlü kalmasının bir sonucuydu. Hizmet sektörü ise 59 puandan 56 puana geriledi.
Hizmet sektörünün zayıflamasının nedeni, yeni koronavirüs varyantlarının yayılması ve bazı ülkelerde aşılamada yavaşlama oldu. Bu durum, tüketici güvenini ve harcamalarını olumsuz etkiledi.
Euro Bölgesi’nin yeni siparişleri de Eylül ayında yaklaşık üç yılın en sert düşüşünü gösterdi. Bu da gelecekteki büyüme beklentilerini zayıflattı.
Hollanda bankaları vergi artışı önerisine tepki gösterdi
Tek hisse senetleri arasında Hollanda bankaları ING Groep NV ve ABN AMRO Bank NV, bu hafta sert düşüş yaşadı. Bu düşüşün nedeni, Hollanda parlamentosunun ikinci meclisinin çoğunluğunun banka vergilerini artırma önerisini onaylaması oldu.
Öneriye göre, Hollanda’da faaliyet gösteren bankaların ödedikleri vergi, 2023 yılında 0,2 puan artırılarak 0,4 puana çıkarılacak. Bu da bankaların karlılığını azaltacak ve rekabet güçlerini zayıflatacak.
ING Groep NV hissesi bu hafta %6,4 düşerek 10,16 euroya geriledi. ABN AMRO Bank NV hissesi ise %4,5 düşerek 9,82 euroya indi.
Almanya Hisse Senedi Piyasası Endeksi’nin gelecekteki tahmini
Almanya Hisse Senedi Piyasası Endeksi’nin (DE40) gelecekte nasıl performans göstereceği konusunda farklı görüşler var. Trading Economics’in küresel makro modelleri ve analistlerin beklentilerine göre, endeksin bu çeyreğin sonunda 15.497,78 puandan işlem görmesi bekleniyor. İleriye baktığımızda 12 ay içinde 14.369,34 seviyesinde işlem göreceğini tahmin ediyor.
Ancak bazı uzmanlar, endeksin daha yüksek seviyelere ulaşabileceğini düşünüyor. Örneğin, Goldman Sachs analistleri, endeksin 2023 yılı sonunda 17.000 puana çıkacağını öngörüyor. Bu tahmin, Almanya’nın ekonomik büyümesinin güçlü kalacağı ve enflasyonun kontrol altında tutulacağı varsayımına dayanıyor.
Sonuç olarak, Alman DAX, bu hafta yüksek faiz oranları endişeleriyle haftalık bazda en büyük kaybını yaşadı. Euro Bölgesi iş faaliyeti Eylül ayında daraldı. Hollanda bankaları vergi artışı önerisine tepki gösterdi. Almanya Hisse Senedi Piyasası Endeksi’nin gelecekteki tahmini ise belirsizliğini koruyor.