Enflasyon, İstanbul'un Kentsel Dönüşüm Sorununu Nasıl Tetikliyor?

"Niye enflasyon kentsel dönüşümün düşmanıdır?" İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek, bu sorunun yanıtını ararken İstanbul'un her bir ilçesinde yükselen hafriyat çukurlarına dikkat çekiyor. Hafriyat çukurlarının sadece televizyonlarda ya da trajik olaylarda fark edildiğini belirten Zeybek, bu çukurların esasında kentin çöküntü alanlarına, eski yerleşim yerlerine yayılmış durumda olduğuna işaret ediyor.

Zeybek, iki yıl önce 200 bin liraya satılan hazır betonun 1 metreküpünün bugün 3 bin TL'ye satıldığına vurgu yaparak, bu durumun yatırımcıları ciddi anlamda zora soktuğunu ifade ediyor. Yüksek enflasyonun, yatırımcıların ve vatandaşların bu yükün altından kalkamayacağını belirtiyor.

Sosyal Etkiler: Asgari Ücret ve Emekli Maaşları

Zeybek, asgari ücretin 2.200 liradan 11 bin liraya, emekli maaşının ise 2.500 liradan 7.500 liraya çıkarılmasının yüksek enflasyonu ortadan kaldırmadığını açıkça söylüyor. Bu da demek oluyor ki, yapılan bu artışlar bile kentsel dönüşüm meselesini çözmüyor.

Siyasi Boyut: AKP İktidarı ve Kentsel Dönüşüm

Zeybek, kentsel dönüşüm mağdurlarının bir numaralı sorumlusunun AKP iktidarı olduğunu iddia ediyor. Farklı ekonomik hesaplamalar ve politikalarla toplumu yanıltan iktidarın, vatandaşları barınma hakkından mahrum bıraktığına dikkat çekiyor.

''Niye enflasyon kentsel dönüşümün düşmanıdır? Bakın, gelin, benim kentim İstanbul’a, her ilçede onlarca, yüzlerce açılmış hafriyat çukuru var. Siz o hafriyat çukurlarını nerede görüyorsunuz biliyor musunuz? Televizyonlarda. Mahallenin çocukları yüzmek için yağmur sularının doldurduğu hafriyat çukurlarına girip boğulduğunda siz orada hafriyattan kaynaklanan bir problem olduğunun farkındasınız ama bizim kentimizin çöküntü alanlarında, eski yerleşim yerlerinde, her mahallede, her adada başlanmış, hafriyat alınmış, temel betonu atılmış, atılmamış onlarca, yüzlerce hafriyat var. Niçin kalıyor bunlar?

Daha iki sene önce 200 bin liraya satılan hazır betonun 1 metreküpü bugün 3 bin TL'ye satılıyorsa hangi yatırımcı hangi sözleşmeyle, hangi yüklenici, hangi vatandaş bu yükün altından kalkabilir? Sizin asgari ücreti 2.200 liradan 11 bin liraya çıkarmanız, emekli maaşını 2.500 liradan 7.500 liraya çıkarmanız konut meselesinde yaşadığımız bu yüksek enflasyonu asla ortadan kaldırmıyor. Niye ama arkadaşlar?

Kentsel dönüşüm mağdurlarının bir numaralı sorumlusu yine AKP iktidardır. Hani o “Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım.” diyen Bakan vardı ya, eğer siz yanlış bir faiz, yanlış bir kur, yanlış bir ekonomi hesabıyla toplumun karşısına çıkarsanız tasarrufunu altına -altın dövize bağlı- dövizi baskılarsanız faize, faizi baskılarsanız sevgili arkadaşlar gayrimenkul sermaye açısından birinci yatırım aracına dönüşür.

Sermaye birinci yatırım aracına dönüştüğünde Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na göre anayasal bir hak olan barınma hakkından emekçileri, yoksulları, çalışanları, onun da ötesinde artık toplumun bütün kesimlerini barınma hakkından mahrum bırakırsınız.'' dedi.