Migren Tedavisinde Fizyoterapinin Rolü
Günümüzde migrenle mücadele etmek ve bu rahatsızlıktan kurtulmak için fizik tedavi teknikleri başarılı şekilde uygulanmaktadır.

Migren, bir kişinin başının bir tarafında ağrıya maruz kalacağı kronik bir nörolojik bozukluk olarak tanımlanır. Migren, genel olarak başta zonklama hissi olarak bilinir ve nadiren hafif olarak sınıflandırılır. Migren yaşayan birçok insan, bulantı ve ışığa ya da gürültüye karşı duyarlılık yaşar. Çoğu insan için migren atağı, normal günlük rutinlerinde tam bir bozulma anlamına gelir ve birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilir. Bazı insanların neden migrenden muzdarip olduğu tam olarak bilinmiyor.
Bir grup araştırmacı yakın dönemde migreni önleme biçimi olarak fizik tedavi-fizyoterapi etkinliği üzerine ilk çalışmayı yayınladılar. Bununla beraber haftada en az 3 defa 40 dakikalık bir egzersizin migreni önlemede de çok etkili olabileceğini buldular. Bu yöntemler, topiramat gibi güçlü ve önde gelen anti-migren ilaçlarından ve istirahat etmekten daha etkili oldu. Dolayısıyla denilebilir ki; fizyoterapist tarafından uygulanan bir egzersiz protokolü ilaçtan daha etkili bir tedavi biçimidir. Aynı zamanda Amerika Baş Ağrısı Derneği’nin yapmış olduğu son çalışmalarda da fizyoterapiye özgü uygulamaların migrenin iyileşmesinide etkili olduğunu anlatmıştır.
Migrenin nedeni ile ilgili bir diğer önde gelen teori, bir tür servikojenik denilen boyun yapısını oluşturan ve omurgaya özgü eklemler, kas yapıları ve sinir basılarından da baş ağrısı olabilmesidir. Bu durum da kafadaki ağrının aslında boyunda bir sorundan kaynaklandığı anlamına gelir ve vücudun bir kısmındaki sorunun başka bir kısımda ağrının ortaya çıkmasına neden olduğu referans ağrı olarak mümkündür. Buna nitekim boyun kaynaklı bir problemin kafada migren tipi ağrı olarak ortaya çıkması ve yansıyan ağrı olması mutlak ihtimal demektir. Örneğin, pankreas ile ilgili bir sorun, genel olarak sırt ağrısı olarak ortaya çıkar yada kardiyolojik bir problem kola yansıyabilir gibi durumlar gösterilebilir. Bu yüzden, migren faktörünün üst servikal yani boyun bölgesi omurga problemlerinden kaynaklanabileceğini birçok uzman kabul etmektedir.
Uzm. Fzt. Ahmet Burak Sezgin’e göre boyun ağrısı, migreninize katkıda bulunan bir faktörse fizik tedavi yönteminin yardımcı olabileceği birçok farklı yol vardır. Bu durumda fizik tedavi uygulamalarının amacı, boynun eklemlerinde, kaslarında ve sinirlerindeki fonksiyon bozukluklarını düzelterek ağrı miktarını azaltmak olacaktır. Böylece baş bölgesine daha az ağrı açığa çıkmış olur. Bunun yapılabileceği birkaç farklı yol vardır ve migren için en etkili yöntem arasında manuel terapi uygulamaları, psikonöroimmünoloji ve egzersiz üst sıralarda yer alır. Başka bir migren tedavisi yöntemi ise bölgedeki kaslar ile sinirleri aktive etmektir. Bununla beraber sorunun köküyle savaşmaya başlayacak olan bölgeye kan ile lenf akışını teşvik etmek amacıyla kas üzerinde belirli tetik noktaları uyarmaya yarayan tetik nokta terapisi yöntemi de başarılı bir yol olabilir. Bir kişinin sık bir şekilde migrenden muzdarip olması çok talihsiz olsa da bunun kronik bir durum olduğunu ve böylece ortadan kalkmayacağı gibi bir yanlış durumu bilmek önemlidir. Bu nedenle en iyi yol, öncelikle bir hekim teşhisi alarak daha sonrasından bu problemi erken çözmek ve mümkün olduğunca erken tedavi yöntemleri aramaya başlamak için multidisipliner çalışma ilkesi dahilinde bir fizyoterapiste danışmaktır.
Fizyoterapist Migren Ağrılarını Nasıl Tedavi Eder?
Migrenle mücadele etmek ve bu rahatsızlıktan kurtulmak için fizik tedavi tekniklerini başarılı bir şekilde kullanan Uzm. Fzt. Ahmet Burak Sezgin, İstanbul, İstanbul fizyoterapi kliniğinde hasta kabul etmektedir.
İletişim Bilgileri
0212 543 0 ABS (227)
0532 345 89 16
bilgi@ahmetburaksezgin.com
