• Haberler
  • Gündem
  • Kalp hastası Mahir Polat cezaevinden ev hapsine: Adli Tıp kararıyla tahliye

Kalp hastası Mahir Polat cezaevinden ev hapsine: Adli Tıp kararıyla tahliye

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yürütülen soruşturmalarda adı geçen ve kısa süre önce gözaltına alınan Mahir Polat hakkında mahkeme, ev hapsi uygulanması şartıyla tahliye kararı verdi.

Gözaltı süreci boyunca yaşadığı sağlık problemleri nedeniyle birçok kez hastaneye kaldırılan Polat’ın, doktor raporları doğrultusunda sağlık durumu dikkate alınarak cezaevinde kalmasının uygun olmadığına karar verildi.

ibb-sorusturmasinda-flas-gelisme-mahir-polat-tahliye-edildi.jpeg

Soruşturmanın Arka Planı

İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla bir süredir devam eden ve İBB bünyesinde çalışan bazı personelin incelendiği soruşturma kapsamında gözaltına alınan isimlerden biri de İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat olmuştu.

Soruşturma, özellikle belediye personel alımlarında yapılan güvenlik soruşturmalarına, çeşitli ihalelere ve görev suistimali iddialarına odaklanmış durumda. Bu çerçevede birçok kamu çalışanı ve belediye yetkilisi hakkında incelemeler başlatıldı.

ibb-sorusturmasinda-flas-gelisme-mahir-polat-tahliye-edildi-001.jpeg

Gözaltı ve Sağlık Durumu

Mahir Polat, gözaltına alındıktan sonra adli sürecin bir parçası olarak emniyetteki sorgularına başlanmış, ancak kısa sürede sağlık problemleri nedeniyle işlemler sık sık kesintiye uğramıştı.

Edinilen bilgilere göre, gözaltı süresi boyunca Polat’ın çeşitli kronik rahatsızlıkları nüksetti. Polat, bu süreçte birkaç kez hastaneye kaldırıldı ve burada çeşitli tetkiklerden geçirildi.

Sağlık raporlarında, Polat’ın mevcut durumunun uzun süreli gözaltı koşullarına uygun olmadığı belirtilirken, doktorların tavsiyesi üzerine tedavisinin evde sürdürülmesinin daha uygun olacağı kanaatine varıldı.

ibb-sorusturmasinda-flas-gelisme-mahir-polat-tahliye-edildi-002.jpeg

Mahkeme Süreci ve Tahliye Kararı

Gözaltı süresinin sona ermesiyle birlikte savcılık, Mahir Polat’ı adliyeye sevk etti. Savcılık tarafından sevk edilen dosyada, mevcut deliller ışığında Polat’ın tutuklanması talep edildi.

Ancak Polat’ın avukatları, müvekkillerinin sağlık durumunu gerekçe göstererek tutuksuz yargılanması gerektiğini savundu. Mahkeme, her iki tarafın da savunmalarını dikkate alarak kararını verdi.

Yargı makamı, Polat hakkında “konutu terk etmeme” şartıyla tahliye kararı aldı. Bu karar doğrultusunda Polat, yargı süreci boyunca evinde kalacak ve elektronik kelepçe gibi denetim tedbirleriyle kontrol altında tutulacak.

ibb-sorusturmasinda-flas-gelisme-mahir-polat-tahliye-edildi.jpg

Hukuki Değerlendirme

Hukukçular, bu tarz davalarda ev hapsinin sık başvurulan bir yöntem olduğunu belirtiyor. Özellikle şüphelinin sağlık durumunun cezaevi koşullarına uygun olmaması durumunda, ev hapsi hem adli denetimi sağlamanın hem de kişinin sağlık haklarını korumanın bir yolu olarak tercih ediliyor.

Polat’ın avukatları, mahkemenin verdiği ev hapsi kararını olumlu karşıladıklarını belirtirken, müvekkillerinin hiçbir suç işlemediğini ve kamuoyuna yansıyan iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade ettiler.

Avukatlar ayrıca, sürecin siyasi saiklerle yürütüldüğünü öne sürerek, hukuki mücadelenin devam edeceğini bildirdi.

İBB'den Açıklama

İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, Mahir Polat hakkındaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini ve hukuki sürece saygı duyduklarını ifade etti.

Belediye, soruşturma kapsamında herhangi bir yargı kararının kesinleşmediğini ve kişilerin masumiyet karinesinin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Ayrıca, Polat’ın uzun yıllardır kültür mirası projeleri başta olmak üzere birçok önemli çalışmaya öncülük ettiğini belirten belediye kaynakları, yaşanan sürecin kurumun işleyişini etkilemeyeceğini belirtti.

Kamuoyunda Yankı Buldu

Mahir Polat hakkında verilen ev hapsi kararı, kamuoyunda da geniş yankı uyandırdı. Sosyal medyada çok sayıda kullanıcı bu karara ilişkin görüşlerini paylaşırken, özellikle insan hakları ve hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde tartışmalar yaşandı.

Bazı kesimler Polat’ın sağlık durumunun göz önüne alınmasını olumlu karşılarken, bazıları ise sürecin şeffaf ilerlemediği yönünde eleştirilerde bulundu.

Siyasi Tepkiler

Konuya ilişkin siyasilerden de çeşitli açıklamalar geldi. Muhalefet partileri, İBB’ye yönelik yürütülen soruşturmaların siyasallaştığını ve yerel seçimlerin ardından baskıların arttığını ileri sürdü.

Bazı milletvekilleri, Mahir Polat’ın görev yaptığı dönemde İstanbul’da önemli kültürel projelere imza attığını hatırlatarak, soruşturmanın hukuki değil siyasi bir nitelik taşıdığını iddia etti.

İktidar kanadından yapılan açıklamalarda ise soruşturmaların tamamen yasal çerçevede yürütüldüğü vurgulandı.

Suç unsuru taşıyan her türlü eylemin bağımsız yargı tarafından değerlendirileceği, bu konuda siyasi bir yönlendirme bulunmadığı ifade edildi.

Gelecek Süreç

Ev hapsi kararı sonrası Mahir Polat’ın yargı süreci, denetimli serbestlik koşulları altında devam edecek. Polat, düzenli aralıklarla kolluk kuvvetlerine bilgi verecek ve belirlenen ikamet adresini izinsiz olarak terk edemeyecek.

Mahkeme sürecinde yeni delillerin ortaya çıkması halinde adli kontrol şartlarında değişikliğe gidilebileceği de belirtiliyor.

Avukatlarının açıklamalarına göre Polat’ın sağlık durumu yakından takip edilecek ve gerek görülmesi halinde tedavi süreci için hastaneye sevki talep edilecek.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik olarak yürütülen soruşturmalar çerçevesinde tutuklanan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ile ilgili dikkat çekici bir gelişme yaşandı.

23 Mart 2025 tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderilen Polat’ın uzun süredir çeşitli sağlık problemleri yaşadığı biliniyordu.

Polat hakkında, son gelişmelerin ardından, sağlık durumu göz önüne alınarak tahliye kararı verildi. Tahliye şartı olarak ise konutunu terk etmeme tedbiri getirildi.

Mahir Polat Kimdir?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde uzun süredir çeşitli görevlerde bulunan Mahir Polat, özellikle kültürel miras, kent tarihi ve koruma alanlarında yaptığı çalışmalarla tanınıyordu.

Genel Sekreter Yardımcılığı görevini yürüten Polat, kamuoyunda şeffaflık, kent belleğinin korunması ve sosyal adalet konularındaki hassasiyetiyle öne çıkan bir isimdi. Aynı zamanda akademik çalışmaları ve saha tecrübesiyle belediye yönetiminde etkin bir görev üstlendi.

Soruşturmanın Arka Planı

İçişleri Bakanlığı’nın talebiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İBB'ye yönelik başlatılan terör soruşturması kapsamında birçok belediye çalışanı hakkında incelemeler yapılmış, bazı isimler gözaltına alınmış ve ardından tutuklama talepleri gündeme gelmişti.

Bu kapsamda Mahir Polat da 23 Mart tarihinde gözaltına alınmış ve çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hâkimliği tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Soruşturma, belediyedeki bazı atamaların ve faaliyetlerin, terör örgütleriyle iltisaklı ya da irtibatlı kişilerle bağlantılı olabileceği iddialarına dayanıyordu.

Bu iddialar kamuoyunda geniş yankı uyandırmış, çeşitli çevrelerce hem destek hem de eleştiri konusu olmuştu.

Mahir Polat’ın tutuklanması, İBB yönetiminden gelen tepkilere ve kamuoyunda oluşan endişelere neden olmuştu.

Sağlık Durumu Endişe Yarattı

Mahir Polat’ın tutuklanmasının ardından sağlık durumuna ilişkin endişeler artmaya başladı. Cezaevi koşullarında yaşadığı rahatsızlıklar nedeniyle ailesi ve avukatları, Polat’ın sağlık kontrollerinden geçirilmesi gerektiğini sıklıkla dile getirdi.

Edinilen bilgilere göre, Polat’ın iki ana damarında tıkanıklık bulunuyordu ve daha önce dört kez anjiyo geçirmişti. Ayrıca kalbine toplam altı adet stent takıldığı öğrenildi.

Bu durum, cezaevi koşullarının onun sağlık durumu açısından ciddi riskler taşıyabileceği yönündeki kaygıları artırdı.

Sağlık raporları ve doktor görüşmeleri neticesinde Polat’ın kronik kalp rahatsızlıkları nedeniyle düzenli takip ve ileri tetkiklere ihtiyaç duyduğu ortaya kondu. Avukatları, bu gerekçeyle tahliye talebinde bulundu.

Aynı zamanda Adli Tıp Kurumu da, Polat’ın tam teşekküllü bir devlet hastanesinde muayene edilmesini ve gerekli testlerin yapılmasını istedi.

Adli Tıp Raporu Süreci Belirledi

Adli Tıp Kurumu’nun yaptığı değerlendirme, tahliye kararının en önemli belirleyicisi oldu. Kurum, Polat’ın mevcut sağlık durumu nedeniyle tutukluluğunun devam etmesinin hayati riskler barındırabileceğine dikkat çekti.

Özellikle, kalp ve damar hastalıklarıyla ilgili düzenli tedavi gerektiren bir durumda olan Polat’ın cezaevi şartlarında yeterli tıbbi bakım alamayacağı vurgulandı.

Bu tespitlerin ardından İstanbul Sulh Ceza Hâkimliği, tutukluluğun devam etmesinin sağlık açısından risk oluşturduğu gerekçesiyle Mahir Polat hakkında tahliye kararı verdi.

Ancak, savcılığın talepleri ve kamu güvenliği dikkate alınarak, Polat’a konutunu terk etmeme yükümlülüğü getirildi. Bu kararla birlikte Polat, evinde elektronik kelepçe ile izlenecek şekilde serbest bırakıldı.

İBB’den ve Kamuoyundan Tepkiler

İBB cephesinden yapılan açıklamalarda, Polat’ın tutuklanmasının haksız ve siyasi olduğu vurgulanmış, soruşturmaların belediyeyi yıpratma amacı taşıdığı iddia edilmişti.

Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, birçok kez konuya ilişkin yaptığı açıklamalarda “adalet ve hukuk çerçevesinde davranılması gerektiğini” ifade etmişti.

Tahliye kararının ardından İBB yetkilileri memnuniyetlerini dile getirirken, Polat’ın bir an önce sağlığına kavuşması temennisinde bulundular.

Aynı zamanda bu sürecin, Türkiye'de tutukluluk koşulları, sağlık hizmetlerine erişim ve adli süreçlerin insan hakları perspektifinden değerlendirilmesi açısından önemli bir örnek teşkil ettiği yorumları yapıldı.

Siyasi Yorumlar ve Toplumsal Yansımalar

Polat’ın tutuklanması ve ardından gelen tahliye kararı, sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi bir tartışmanın da fitilini ateşlemişti.

Muhalefet partileri, İBB’ye yönelik soruşturmaları “iktidarın yerel yönetimlere baskı uygulama girişimi” olarak değerlendirirken, iktidar kanadı ise kamu kaynaklarının denetlenmesinin doğal bir süreç olduğunu savundu.

Bu süreçte sosyal medyada da Mahir Polat’a destek veren çok sayıda mesaj paylaşıldı. Özellikle kültürel miras alanında yaptığı çalışmalardan dolayı Polat’a destek olan sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve vatandaşlar, hukuki sürecin şeffaf ve adil yürütülmesi gerektiğini vurguladılar.

Mahir Polat hakkındaki yargı süreci henüz tamamlanmış değil. Tahliyesine karar verilmiş olsa da hakkındaki iddialar ve dava süreci devam edecek. Polat, ev hapsinde tutulurken aynı zamanda sağlık kontrollerini de sürdürecek. Önümüzdeki günlerde sağlık raporları ve hukuki gelişmeler doğrultusunda yeni kararlar alınması muhtemel.

Kamuoyunun yakından takip ettiği bu dosya, aynı zamanda Türkiye’de yargı bağımsızlığı, tutukluluk koşulları ve sağlık hakkı gibi temel konuları yeniden gündeme getirmiş durumda. Gelişmeler hem hukuki hem de siyasi açıdan dikkatle izleniyor.

Bakmadan Geçme

Kamu Gündemi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!