Hürmüz Boğazı kapanırsa Türkiye ne yapacak? Bakan Uraloğlu cevapladı

İran’ın, ABD'nin nükleer tesislere yönelik olası saldırısına karşılık olarak Hürmüz Boğazı’nı kapatabileceğini duyurması, dünya enerji piyasalarında büyük endişe yarattı. Küresel petrol taşımacılığının can damarı olarak bilinen boğazın olası bir kapanışı, Türkiye gibi enerji ithalatına bağımlı ülkeler için de kritik bir tehdit oluşturuyor.

Bu gelişmelerin ardından gözler Türkiye’nin alacağı önlemlere çevrilirken, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu CNN Türk canlı yayınında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

"Türkiye’nin Alternatif Kanalları Hazır"

Bakan Uraloğlu, Hürmüz Boğazı’ndan geçen petrol miktarının küresel piyasalarda yüzde 30’luk bir dilimi kapsadığını hatırlatarak, boğazın kapanma ihtimalinin yalnızca söylem düzeyinde bile petrol fiyatlarını yüzde 15 oranında etkilediğini vurguladı.

Türkiye’nin böyle bir senaryoya hazırlıksız olmadığını belirten Uraloğlu, “Irak, Azerbaycan ve Rusya üzerinden alternatif tedarik kanallarımız mevcut. Türkiye'nin aynı zamanda önemli bir depolama kapasitesi var. Elbette bazı zorluklarla karşılaşabiliriz ancak ihtiyaçlarımızı giderebilecek durumdayız” ifadelerini kullandı.

Kalkınma Yolu Koridoru Hayati Rol Oynayacak

Olası bir Hürmüz kapanması senaryosunda en çok önem kazanacak projelerden biri de Türkiye’nin desteklediği Kalkınma Yolu Koridoru olacak. Bakan Uraloğlu, bu projenin, Basra Körfezi’nden Türkiye’ye uzanacak bir lojistik hattı olacağını hatırlatarak, “Bugün bu koridor aktif olsaydı, piyasalar İran tehdidine karşı bu kadar sert tepki vermezdi” dedi.

Proje kapsamında, Irak'ın güneyindeki Fav Limanı'ndan başlayarak Türkiye sınırındaki Ovaköy’e kadar uzanacak 1200 kilometrelik demiryolu, karayolu ve enerji nakil hatlarının planlandığını aktaran Uraloğlu, bu güzergâhın bölgesel enerji arz güvenliğinde kilit rol oynayacağını ifade etti.

Hürmüz Boğazı Neden Bu Kadar Kritik?

Dünya enerji taşımacılığı açısından en stratejik noktalardan biri olan Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi’nden çıkan günlük yaklaşık 20 milyon varil petrol ve petrol ürününün geçiş rotası. Bu miktar, deniz yoluyla taşınan küresel petrolün yaklaşık üçte birine denk geliyor.

Boğazdan geçen petrolün yüzde 35’i Suudi Arabistan’a, yüzde 20’si Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve yüzde 17’si Irak’a ait. Ayrıca Katar, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatının büyük kısmını bu boğaz üzerinden gerçekleştiriyor. Türkiye ise bu rotadan gelen petrol ve doğalgazı dolaylı yollardan tedarik ettiği için gelişmeleri yakından takip ediyor.